29 Kasım 2012 Perşembe

İmam Huseyin Aleyhisselamın Muaviyeye Tarihi Cevabı


İmam Huseyin Aleyhisselamın Muaviyeye Tarihi Cevabı

İmam Huseyin Aleyhisselamın Muaviyeye Tarihi Cevabı

Bismillahirrahmanirrahim

İmam Huseyn (a)i Muaviye’ye cevabında şöyle yazdı :


‘’ ... Sonra, mektubun elime geçti, sana ulaşan haberlerin,sana göre bana yakışmadığını ve onların benim şanıma uygun olmadığını yazıyorsun! Söylemeliyim ki, sadece Allah insanları iyiliğe hidayet eder ve insana hayırlı ameller yapmayı nasip eder.


Benim hakkımda sana ulaşan sözler; yalancıların, bölücü gammazların, çapulcuların uydurduğu temelsiz sözlerden başka birşey
değildir.Bun dinsiz sapıklar yalan söylemişlerdir, ben ne sana karşı savaş hazırlığı içindeyim ne de sana karşı ayaklanmaya niyet
etmişim.Ama sana karşı, senin zalimler güruhu ve şeytanın kardeşleri olan dinsiz dostlarına karşı kıyam etmediğim için Allah’tan korkuyorum.



‘’Hucur b. Adiy’’ ve arkadaşlarının katili sen değil miydin ? Namaz kılan Allah’a ibadet eden kimseleri, bidatları reva görmeyip onlarla
mücadele edenleri, sadece iyiliği emredip kötülükten alıkoyanları, sen öldürmedin mi ? Sen onlara aman verip geçmiş olaylardan dolayı
onlara eziyet etmeyeceğine dair yeminler edip söz verdiğin halde verdiğin aman ve ettiğin yeminlere uymayıp onları zalimce öldürdün.
Bu davranışınla Allah’a karşı küstahlık ettin, ona verdiğin ahit ve sözü hafife aldın.

İbadetinin çokluğundan yüzü ve vücudu yıpranan abid bir Müslüman olan ‘’Amr b. Hamik’’ in katili sen değil misin ? Ona aman tanıyıp
söz verdiğin ki bu sözü çöl şeytanlarına verseydin tepelerinden aşağı inerlerdi - o halde onu öldürdün.



Sen değil miydin ki ? (Sümmeyye oğlu) ‘’Ziyad’’ ı kardeş kabul ettin, Ebu Süfyan’ın oğludur dedin. Oysa Peygamber : ‘‘ Çocuk babasına
aittir, zina yapan ise recm edilmelidir‘’ buyurmaktadır.



Keşke iş bununla bitseydi, ama öyle olmadı.Sümeyye oğlunu kardeşin kabul ettikten sonra onu Müslümanlara musallat ettin ve o sen-
den aldığı güçle Müslümanları öldürdü.Ellerini ayaklarını kesti, hurma ağaçlarının dallarına astırdı. Ey Muaviye sen bu dünyayı Müslü-
manlara öyle daralttın ki sanki ne sen bu ümmettensin ne de bu ümmet sendendir !



Sen ‘’Hazremi’ ‘ nin katili değil misin ki , suçu, Ziyad’ın sana bildirdiği ‘’O, Ali’nin dinini izlemektedir ‘’ sözü idi. Halbuki Ali’nin dini amca-
sının oğlu Peygamberin (saa) dininin aynısıdır. Ve bu din adına iktidarı elinde bulunduruyor, hükümet koltuğunda oturuyorsun! Ve eğer
bu din olmasaydı sen ve babaların hala cahiliyet devrinde yaşıyor olacaktınız.En büyük şerefiniz, biri yazın ve biri kışın olmak üzere
Yemen ve Şam’a iki kere yolculuk yapmaktı. Ama Allah biz Ehli-Beyt ailesinin liderliği ışığında sizi bu alçak yaşantıdan kurtarmıştır.



Ey Muaviye ! Söylediklerinden biri de bu ümmet arasında ihtilaf icat etmememe dairdir. Ben senin bu ümmeti içine sürüklediğin
fitneden daha büyük ve daha önemli bir fitne bilmiyorum. Bir diğer sözünde kendime, dinime ve Muhammed (saa) ümmetine dikkat
etmemdir. Ben (görevmi düşünüp, dinime ve Muhammed (saa) ümmetine baktığım zaman) seninle savaşmaktan daha önemli bir
vazife göremiyorum. Kuşkusuz ki bu savaş Allah yolunda cihat olacaktır. Ve eğer (bazı özürlerden dolayı) sana karşı gelmekten çekini-
yorsam Allah’tan beni bağışlamasını diliyorum. Allah’tan beni kendi rızasına ve sevincine mücip olacak şeylere, irşat ve hidayet etmesini
istiyorum.

Ey Muaviye ! Eğer sana kötülük edersem bana kötülük edeceğini, eğer sana düşmanlık edersem bana düşmanlık edeceğini söylüyorsun.
Söylemeliyim ki bu dünyada iyiler ve salih kişiler her zaman kötülerin düşmanlığına maruz kalmışlardır. Ben senin düşmanlığının bana
zarar vermeyeceğini, kötü düşüncelerinin herkesten çok kendine yöneleceğini ve yaptıklarına son vereceğini ümit ediyorum. Bu durum-
da elinden geldiği kadar düşmanlık et !



Ey Muaviye ! Allah’tan kork ve bil ki büyük küçük bütün günahların ilahi dosyada kayda geçmiştir. Şunu da bil ki: Allah senin, sırf kuşku
üzerien insanları öldürmeni, sadece bir itham ile insanları yakalatıp eziyet etmeni, köpek oynatan içkici(alkolik) bir çocuğu iktidara ge-
tirmeni hiç bir şekilde unutmayacaktır.



Sen bu yaptığınla kendini helak ettin, dinini (dindarlığını) boşa harcadın, milletin hakkını çiğnedin. Vesselam ‘’ (1)


(1) İbni Kuteybe Deynuri, aynı kitap C.1, S.180, Az bir kelime farkı ile Bihar’ül - Envar, C.44,S.212 - İhtica-ı Tabersi, C.2 S.161 İhtiyar-i Marifetü’l Rical, s.48.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder